Siverek Devlet Hastanesi’ne 7 Aralık 2021 günü eşi tarafından götürülen ve ‘intihar etti’ denilen bir çocuk annesi 30 yaşındaki Özgül Zonturlu’nun vefatıyla ilgili soruşturma tamamlandı.
Diyarbakır Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede, olay günü polis denetim noktasında dur ihtarına uymayan bir aracın süratle bölgeden kaçmaya çalışması üzerine takibe alındığı, aracın Devlet Hastanesine gittiği ve koltukta başından vurulmuş bir bayanın bulunması üzerine soruşturmaya başlanıldığı belirtildi.
“BİR ANDA ALDI VE ATEŞLEDİ MAHZUR OLAMADIM”
Kadını hastaneye yetiştirmeye çalışan eşi Müslüm Abacıoğlu sözünde şunları söyledi:
“Kardeşim Mehmet ile arkadaşı Mustafa ortasında meseleler vardı, benim de canım sıkılınca eşim ve kızımla Şanlıurfa’dan Diyarbakır’daki konutumuza gitmek için yola çıktık. Eşim geri dönmek istediğini söyleyince geri döndüm.
Husumetli olduğum için aracımda namlu ağzına mermi sürülü silahım vardı. Silahı, takip edilebilirim diye el freninin yanına bırakmıştım. Eşim, kardeşimin arkadaşıyla olan husumetinden etkilendiği için bana, ‘Bu silahı alıp başıma sıksam herkes kurtulur. Sen de rahat edersin, kendimi öldüreceğim. Neden onlara hesap sormuyorsun, git vur onları’ dedi. Ben de başına takmamasını söyledim.
Kafasına bir şeyler takmıştı. Ben de ‘Dur sen sıkma, ben kendi başıma sıkayım’ dedim. Bu sırada eşim silahı alıp başına dayadı ve ben pürüz olmak isterken silah patladı. Ben de denetim noktasında durmayıp vakit kaybetmeden eşimi hastaneye yetiştirmek istedim. 1 gün evvel kaynanam eşimi arayıp ‘İnsana pak vefat lazım, vefat kimin eline geçmiş’ dedi.”
İfadesi alınan kızları H.A da annesinin bir anda silahı alarak başına dayadığını, babasının mahzur olmak isterken silahın patladığını söyledi.
KIZIN TABİRLERİ ÇELİŞKİLİ
Çocuğun tabirlerine prestij edilip edilemeyeceğine dair alınan ATK raporunda, tabirlerine prestij edilmesine mahzur rastgele bir psikiyatrik bozukluk yahut hastalık saptanmadığı, lakin çocuğun muayene ve değerlendirmede verdiği çelişkili tabirlerin dikkat çektiği bildirildi.
“TORUNUM ‘BABAM ANNEMİ ÖLDÜRECEK’ DEDİ”
Müslüm’ün kardeşi Mehmet Abacıoğlu da şahit olarak alınan sözünde, “Mustafa ile alacak verecek problemimiz vardı. Mustafa ağabey, Müslüm’e benim onun eşiyle ortamızda nasıl bir bağ olduğunu sormuş. Ben de ortamızda bir gönül ilgisi olmadığını, bana iftira atıldığını söyledim” dedi.
Tanık Mustafa Akkafa da, “Müslüm ile eşi Özgül ortasında uyuşturucu kullanmaktan daima tartışma vardı. Müslüm eşi Özgül için ‘Bunun dostu var. Beni aldatıyor’ diyordu. Konutlarına gittiğimde Özgül kendini balkondan atmak üzereydi, onu son anda kurtardım” dedi.
Hayatını kaybeden Özgül’ün babası Özcan Zonturlu ise, damadının kızına şiddet uyguladığını, olay öncesi torununun da “Babam konuta silah getirdi, anneme de bu silahla seni öldüreceğim” dediğini, kızıyla her görüşmesinde, “Baba benim sonum vefat, bu adam beni öldürür” dediğini belirtti.
HUSUMETİ OLAN KİŞİ SİLAHINDA TEK MERMİ BULUNDURMAZ
Tanık sözleri ve toplanan kanıtları bir bütün olarak kıymetlendiren Başsavcılık olayın tartışma sonucu silahın patlamasıyla meydana gelmediğini, kocasının kendisini aldattığı argümanıyla kıskançlık krizi sonucu yaşandığını belirtti.
İddianamede, sanığın olay esnasında aracın tüm camlarının kapalı olduğunu belirtmesine karşın araçtaki aramada bayanın vefatına neden olan mermiye ilişkin boş kovanın bulunamadığına dikkat çekildi.
İddianamede sanığın “Benim husumetli olduğum şahıslar var. Bu nedenle silahımın namlusuna atışa hazır mermi bulunduruyorum” dediği, fakat silahın şarjöründe öteki mermi bulunmadığı, şayet husumetli olduğu bireylerden kendini muhafazaya çalışıyorsa silahın şarjöründe diğer mermi olmaması ve silahın hem çocuğun hem de eşinin ulaşabileceği bir yere bırakmasının hayatın olağan akışıyla bağdaşmadığına vurgu yapıldı.
BOZUK SİLAHLA KİMSE KENDİNİ KORUYAMAZ
Kadının başındaki mermi girişinin sanığın oturduğu sol taraftan olduğu, araç içinde yapılan aramada 3 mermi bulunduğu, silahının bozuk olması nedeniyle mermilerin araç içine düştüğü biçiminde savunma yapmış olsa da, husumetli olan birinin bozuk silah taşımasının da makul olmadığına işaret edildi.
Araçtaki 3 merminin olay sırasında da düşmüş olabileceğine dikkat çekilen iddianamede, sanığın eşini girdiği kıskançlık krizi sonucu öldürdüğü söz edildi. Sanığın yargılanmasına önümüzdeki günlerde Ağır Ceza Mahkemesi’nde başlanacak.